|
2.Öykü - 29 Aralık 2011
MEZARLIK YOLUNDA
Yedi sekiz yaşlarında varıdım, yoodum. İşde eyleydim. Bizim Cemal'ı arhamda ya galdırabülüdüm ya galdıramıdım.
Yayladan haber geldi ki:
-Şehri anan yaylada vefat etti, mezerliklere getirilecek. Sen de Cemal'ı arhaan al, böök mezerliklere getir.
Ey arhama aldım.Çocuk tafallı, maşallah. Burdan beş metire gidiirim, götüremiirim. Gücüm yetmii. Eyle eyle gettim. Ağlıın... Şey böök mererliklerin köprüsünde şu Delü Mustafa urdan yetişti been. Yayladan yollamışlar. Get unnarı köyden al. Gülaştı çocuu götüremez, sen şeyap demişler, yardım et. İşte urdan Mıstafa aldı, Delü Mıstafa. Böök Mezerliklere gadar götürdü.
Biz gettik. Ceneze de üstünden aşşa arabinan geldi. Urda gaavşduh işte. Urda gabire goydular. Undan sora, herkeş daaldı evine getti.
Gülaştı Aydoğan - İstanbul - 15 Nisan 2010
---------------------------------------------
1. Öykü - 24 Kasım 2010
SICAK PAAR'DAKİ GOCA AYU
Sıcak Paar'da tarlamız vardı. Bi tarihte tarladaki fiğ yetişti. Biz de karar verdik ki yorganımızı alıp iki üç gece tarlada yatak, fiyi biçek. Biçmezsek kurur. Çıtlıyıp da yere dökülürse boşa gider hani. Tarla uzak. Her gün gidip gelmek goley değil. Urada yatmak gerek.
Durmuş emine dedim ki, "Guzulukta, uralarda ayı görmüşler." dedim. "Ben getmem." dedim. Gorktum. "Gündüzün biçek biçek de gelek." dedim. Undan sorama, neyise bizim adam, "Korkma, bişe olmaz!" dedi. Habu Şükran da ufak hebile. Unu da götürdük.
Gettik, tarlayı biçmeye başladık. Akşam oldu. tarlanın ötesinden aşşa da dere geçii. Harmancuktan gelen dere. Undan sora akşam oldu. Aşat mataş... Ataş mataş yahtık. Çattık beyle. Ataş gürül gürül yanii. Çalı malı kestik uralardan.
Neyise bu gızınan adam yattı. Şükran'ınan Durmuş emicen yattı. Şükran ikimizin ortasında yatii. Ben de baş yanıma fiğ otu çekirim ki yastık olsun. Başyanımı hebile, golumu hebile ettim. Golumun arasından öteleri görebülürüm. Bi zaman geçti aradan. Bazen gözümü yumürüm. Emme uykum gelmii ki, gorkürüm.
Bi ara golumun altından bahtım ki bi ayunun gözleri parlii. Habu goltuk... haşu... yoh habu iskembi, işte haşu gara şey gadar yahına gelmiş. Hebile gelii ayu. Baş yanımızda da böyük bi ıradiyomuz varıdı. Bunu bükmeminen ıradiyo gavur malodisi, türkü garmagaruşuk bar baardı. Baarttım hani büktümüdü.
Urdan ayu urdan hoplamasıynan... Baş yanımızın şurda da böyük köme varıdı. Kömüye uharı ayu gaçtı. Urdan şeyoldu. Mahmutçuklardan aarı itler ürümeye başladı. Ayu una uharı gaçtı. Demek ki hebile. Urdan...
Bi zaman uyumadıııh. Undan sonra ataşa gine çalu malu goyduh. Yaloo hebile diklenii. Gine u arada uyumuşuh, ayu gaçtıhtan sora.
Zabahtan daa yatmadıh. Bahtık ki variya ayu tam uruya iz etmiş. Nerdeyse başımıza basacaamış. Meğersem ayunun devamlı gidip geldi yere biz yatak sermişik. Ayunun tam yolu. Sabah bahtıh ki aynı bir çırpıdan getmiş gelmiş, getmiş gelmiş, urayı iz etmiş.
U günü ahşama gadar biçtik. Daa yatmadık. Yataamızı, öte berimizi topladık, geçtik gettik. Köye gettik.
İşte Ali, başımızdan hebile bi olay geçtiyidi.
Gülaştı AYDOĞAN - İstanbul
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
karadoruk-aa@hotmail.com
|
