Anasayfa
1-Ali Kaya
2-Gülname Kaya
3-Gülsüm Aydoğan
4-Yeter Bakar
5-Selfinaz Şahintaş
6-Emine Öztürk
7-Alibey Bakar
8-Hanım Bal
9-Bektaş Bal
10-Gülaştı Aydoğan
11-Fadime Aydoğan
12-Gülüzar-Hüseyin
13-Nazime Aydın
14-Gülseren Öztürk

5-Selfinaz Şahintaş


ANASAYFA

İÇİNDEKİLER
1.İftira Atanlar Utansın - 19 Aralık 2011
2.Mehrali'nin Anası Değirmende Suya Batınca - 24 Aralık 2011
3.Tarlada Doğum - 24 Aralık 2012
4.Yaylacı Kavgaları - 21 Şubat 2012

sozden-yaziya-foto-selfinazsahintas.jpg

sozdenyaziya-ince-cubuk.jpg

4. Öykü - 18 Şubat 2012
YAYLACI KAVGALARI

Yirmi yaşlarındaydım. Göç getti yaylıya. Biz de yayladayıh. Yaylada sabanan, şafanan galhilar, pohları topluylar, tezek vuruylar. Bizim urası çevirme. Çevirmeden içeri geçemiler.

Çevirmedeki pohu topladım, gıya goydum. Bi de bahtım ki uharda bi dööş var emme. Garılar birbirlerine, elleri poh sarım gürüm, birbirlerine vuruylar. O di ki benim gapımın önündeki pohu topladın, öteki di ki sen benim gapımdaki pohu topladın.

Ondan sora, ben de dedim ki gız dedim, etmeyin eylemeyin dedim. Haburıya ben pohumu topladım dedim, alında gidin dedim. Gız, hep elizi, yüzüzü pis ettiz dedim. Aha poh, alında gidin dedim. Ey aldı götürdüler, tezek vurdular.
***
Gine aynı sene, yayladayık. Bizim adam hasta, bacaklarından gidemi, zorlani. Sabah galhtı gine, köpeği alıp duzdaşlarına doğru götürdü. Götürende, Yukarı Görsütlüler geldi ki siz buruya ho köpee niye goyusuz.

Yayladaki garılar ne gadar varısah gettik. Kimisi köpee beriye vurdu, kimisi heriflere verdi daşı. Undan sora şimdi, biri bi daş attı, bi garıya vurdu. Garı gızdı, dedi ki, gız daşı heriflere vurmuysun da niye bene vuruysun.

Neyise, aradan biraz zaman geçti. Gız Minire dedim, alak körpeyi,, ho Yükkaya'nın başına götürek yayak da gelek, gelsinler bahalım, dedim. Bi deynek aldım elime emme, beri benzer deyl, goca bidene. Gettik oruya, körpeyi biraz yaydık. Sora urdan geldik. Gozalah topladık. Vurduk sırtımıza, geldik. Geldik emme, ben de emeliyet oldum midemden.

Ula, Kor Ehmet varıdı. Kor Ehmet geldi bizi gollamıya. Geldi gozalahlarımızı elimizden aldı, yere tökdü. Hatun dedi ki, uuş dedi, eyi adam olsaydın dedi, kor olmazdın dedi. Bahele gozalahlarımızı tökdün. Eyi mi ettin.

Kor Ehmet, gelip Ali dayıma demiş ki, sizin gelin demiş, bene hebile hebile etti demiş. O da demiş ki ho Zeyrat'ın gelini emeliyet olduyudu demiş, sen unun elinden gozalaa nasıl aldın la demiş. Ula vallaha demiş emeliyet olduunu bülmüüdüm, bilseydim almazdım. Ali emimi demiş ki galh demiş, galh bu evden çıh da get. Habu olay da hebile oldu işte.

Selfinaz Şahintaş - Yeniköy

---------------------------------------------

3.Öykü - 24 Ocak 2012
TARLADA DOĞUM

Gaynanam Serhat dedi ki:
-Haydi gidek tarlıya, bostanları sıvarak da gelek.
Gettik ki heç su yoktur. Dedi ki bene:
-Get yukardan suyu bağla da gel, bostanı sıvarak.
Gettim Yukarki Çatalçamlara. Gettim ki millet öğlen yemeene oturmuş.

Suyu baladım. Dönerken bi de bahdım Münire, uuuh edii kızılaacı dolanii, uuuh edii kızılaacı dolanii. -Münire Gırıntı'dan, hoov İskendergilden, bizim köyde gelin.-
Dedim ki:
-Gız u ne Münire?
Dedi ki:
-Fene sancım vurii! dedi.

Gocası da tarlayı yukarıda biçmiş gurtarmışlar, arabaya sap atii.

Undan sora dedim ki:
-Gız Münire gel seni yola çıhardiim, dedim. Ben suyu baladım, bosdana gidecem, dedim.

Garıyı yola çıhardım. Cafer dayıların tarlasının harkı var. Garı bii çıırtinan oturduydu çocuk oruya düştü. Gocası da hemen geldi yanımıza.

Durdane var ya... Habuuu Yurdu'nun garısı. Onun da anası vardı, Hatun. Onnar da tarla biçiiler.
-Gız Hatun bacııooo, orağı alda gel! Habu Münire doom yaptı, deyn baardım. Gel de göbeeni kes çocuun, dedim.
-Gız dedi yalan söyleme, dedi.
-Gız dedim, valla dedim, yalan söylemiirim dedim.

Geldi, oraanan çocuun göbeeni kesti.
-Ula Elvan arabayı getir.
Elvan getirdi arabayı. Bebee attık arabıya. Unnar getti köye, ben indim bostana.

İşte o zamannar eyleydi. Garılar, garnı yüklüyken tarlada, bostanda, her yerde çalışırlardı. Dağda, daşda doorurlardı. Şimdiki gelinlerin keyfi yerinde. Bi eli yağda bi eli balda, gine de ağlilar.

Selfinaz Şahintaş - Yeniköy

----------------------------------------------

2.Öykü - 24 Aralık 2011
MEHRALİ'NİN ANASI, DEĞİRMENDE SUYA BATINCA

16 yaşındayım. (1955) İlkbahardı. Tarlalar ekilidi. Fiy ekiyken ben de azık götürdüydüm. Derede su öyle çok ki, bi daşa bastım, daş kaydıydı sepetinen barabar culumbacak suya düştüm. Galhtıhtan sora galdırdım ki selenin içinden su boşaldı. Azıh olarak götürdüüm de ney, hani esgiden suvanı gavruydular da üstüne yumurta gırıydılar, mıhla diydilerya işde o.

Gettim tarlıya. Tarlıya varanda bi yamur yaadı, bi yamur yaadı, beri benzer deyl. Gaynanam da tarlıya gelmiş.

Neyse o sırada... Mehrali'nin anası getmiş Çatalçam'a. Yamur yaadığı gibi gorunmak için deyrmene inmiş. Deyrmende ağaçlar var, hebile atılı atılı. Deyrmene de su dolmuş. Uuu uuu ederek baarmıya başlamış. Hemen deyrmene seyrttik. Gapıyı açıp bahtık ki garı, ağaçlarınan bi o yana bi bu yana gidip geliy. Güler misin, ağlar mısın?

Mehrali'nin anası, bizi görünce bar bar baarmıya başladı:
-Allaazı seversez gelin beni gurtarın!
Garıyı ordan zorunan çıharttık. Suyun içinden aldıh, eve götürdük.
Habu da hebile oldu işte.

Selfinaz Şahintaş - Yeniköy

----------------------------------------------

1.Öykü - 19 Aralık 2011
İFTİRA ATANLAR UTANSIN

16 yaşındaydım. (Yıl 1955). Erzurum'dan Yeniköy'e yeni gelin geldiydim. Kavaklı'daki bizim tarlaya Yukarı Gersit'ten iki dene kadın ırgat geldiyidi. Bizim köylülerle tarlayı biçidiler.

Öğlende tarlıya azık götürdüm. Gettim ki garılar tarlayı biçiler. Yeter bacım var, Esmer var, Gülhanım abla da var. Öğlen yemeni yerken Yeter bacım bene dedi ki:
- Selfinaz, dedi, habu garılar öteki yemekleri yediler de yoordu yemediler, dedi.
-Gız niye Yeter bacı, dedim.
-Goya sütün maya dutması için çocukların pipisini süte sokarmışık da tiskinimişler.

-Vış, dedim. Eyle şey mi olur? Eyle iftira atılır mı heç? dedim.

Goya, Aleviler eyle yapıymışlar. Sünnüler hep eyle sanilarmış. Eyle şey mi olur? Bizi tanımilar ki. Yannış annatilar, yannış bülüler. Hep yannış tanilar Alevileri.

Zeykir'in oğlu Tuncer de urdaydı. Parhaçlar boşalınca o garılar Tuncer'e dediler ki:
-Ula yavrum, get habu parhaçlarınan bize su getir.

Tuncer, yüzüme baktı. Yüzüme bakanda:
-Ney ula? dedim.
Dedi ki:
-Şeyi de yemediler, dedi. Çorbayı da yemediler.
-Ula sen get suyu getir, dedim.

Tuncer parhaçları aldı. Giderken una dedim ki:
-Ula eylen sene bişe diym, dedim. Su getirecen ya. Parhaçlardan birinin içine eyice işe.

Undan sora çocuk getti, suyu aldı geldi.
-Ula hangisine işedin? dedim.
-Aha habu parhaç, dedi.

Parhacı o garılara götürürken içim gabil etmedi. Tuncer'in işediği suyu yere tökdüm. Garılara temiz parhacı verdim. Ey neydim herif, iftira atanlar utansın.

Selfinaz Şahintaş - Yeniköy

karadoruk-aa@hotmail.com